Eylül 24, 2012

geldimmm..

Gittik, yüzdük, yedik, gezdik ve geldik.. Çabucak geçti bir hafta. Ama yetti mi yetti. Daha fazla kalsaydık sıkmaya başlayacaktı. Evimi özlemiştim son günler. Gerçi şimdi de orayı özlüyorum :). Valizleri boşaltıp çamaşır yıkamaya başlayınca, akşam için yemek yapınca oteldeki hizmetleri ve açıkbüfeyi özledim :)). Ama en çok aklımın kaldığı her akşam çıkan çeşit çeşit pasta ve harika profiterol..

Kısa kısa notlar düşeyim tatilimden de çok daraldığımda açar bakarım..  

Yoldaki palmiye ağaçlarını ve rüzgar türbinlerini çok beğendim. Keyifle izledim yol boyunca.





Didimde bir bakkalda ekmek dolabının içindeki ekmekleri ve örtüyü dolabın içine girmiş bir adam sandım. Çok güldük :)). 



Apollon tapınağının ordaki bir sokakta kendimden geçtim :).


Akbükteki bu adacığa yürüyerek gitme girişimimiz oldu. Ama hazırlıksız yakalandık. Zemin taşlıktı, ayakkabılarımızı çıkarttığımız için ayaklarımıza battı. Terlik olsaydı yanımızda varırdık adaya. Ama yarıya gitmek bile güzel bir tecrübeydi. 


Sonuç olarak keyif verici ve dinlendirici bir tatildi. Tatilin kötüsü de olmaz diye düşünüyorum. Kötü geçmişse tatil olarak değil işkence olarak adlandırılabilir :).

Şimdi evdeyim. İş konusundaki belirsizlik hala devam ediyor. Ama bir kaç güne kadar kesinlik kazanacak inşallah. Gerçi ben yeni projelere el attım. 3 ekimde dikiş kursuna başlayacağım. Düğme dikmesini dahi beceremeyen ben büyük bir hevesle kursun başlamasını bekliyorum :). Perşembeden pazara kadar da bir küçük tatilim daha olacak. Betiye kalmaya gidiyorummm. 4 gün evden dışarı adımımızı atmayız artık :).

Hayat gittikçe güzelleşiyor gözümde... 


1 yorum:

  1. Blogunuz super hemen katildim izlemedeyim artik :)))
    sizide benimkine beklerim.
    komirra.blogspot.com

    YanıtlaSil