Ahh "Küçük Mucizeler Dükkanı" bitti. Ama keşke bitmeseydi,
gerçekten çok eğlenceli ve sıcak bir kitaptı. Okuduğum kitaplara çok fazla
bağlanırım kitabın içerisinde yaşıyormuşum gibi geçer zamanım. Bu kitapta da
aynısı oldu. 4 kadının hikayesi anlatılıyor kitapta. Farklı dünyalara sahip
kadınların hayatlarının örgü örmek üzerindeki kesişimi. Yapılan hatalar, pişmanlıklar.Hepsine yakın hissettim
kendimi. Hepsiyle beraber sevindim, beraber üzüldüm. Bir de merak ediyorum böyle ilişkiler sadece kitaplarda yada filmlerde mi olur? İnsanlar
kitaplarda yada filmlerde mi anlar hatalarını, ilişkilerini düzeltmek için çabalar, özür diler. Sen haklısın ben hatalıyım demek neden çok zor
gelir bize. Gerçek hayatta bunu yapmadığımız için mi acaba yazarlar
karakterlerine bunu yaptırır, kendi yapmak istediklerini, görmek
istediklerini mi yazarlar? Neyse....
Kitapta en çok hoşlandığım şey ise
yazarın gerçek hayatta da örgü örüyor olması. Hatta kitabın sonunda bebek
battaniyesi modeli vermiş.
Kitapların tadını çıkarta
çıkar okumayı hiç beceremiyorum. Elime alıyorum bi daha da bırakamıyorum, evde
otobüste laf aralarında her boş bulduğum her anda okumaya devam ediyorum. Sonra
neden bu kadar çabuk bitti diye üzülüyorum.
Çok edebi bir dil yada felsefi düşünceler beklemeyin
kitaptan. İnsanın içini ısıtan çerezlik bir roman. Okunmalı mı bence evet
okunmalı!
Şimdi sıra serinin ikinci kitabı “Bir Yumak Mutluluk”u
almada. Ama biraz ara vermeyi düşünüyorum. Hemen arka arkaya okuyup sıkılmak
istemiyorum. Bundan önce krmmin dün okumaya başladığı “Aklından Bir Sayı Tut”
romanını çalıp okumalıyım =))
Bir yumak mutlulukta ayni güzellikte bende serinin 3. kitabi bahcemde yeseren umutlari alacagim yakinda... Keyifli okumalar
YanıtlaSilbaşladımı elinden bırakamıyor insan bu yüzden ikinciyi okumak için biraz ara verdim üçüncüye baya var :)) size de keyifli okumalar
Sil